Array
(
[0] => Array
(
[id] => 5311
[name] => Ne Evet Ne Hayır
[slug] => ne-evet-ne-hayir
[session_date] => 2021-09-14 20:30:00
[special_visibility] => 0
[start_date] => 2018-09-14
[donation_status] => 0
[s_text] =>
[free] =>
[sale_url] =>
[we_session] => 1
[layout_system] => 2
[amount] => Array
(
[0] => Array
(
[amount] => 80
[amount2] => 60
[category_group] => 1
[free] => 29
)
)
[amount2] => 0
[amount3] =>
[amount_title] =>
[amount2_title] =>
[amount3_title] =>
[cancel_status] => 0
[sale_status] => 1
[sale_status_ex] => 0
[seats_status] => 0
[session_close_date] => 2021-09-14 19:30:00
[campaing] =>
[ses_list_desc] =>
[loc_name] => Kadıköy Emek Tiyatrosu
[city_name] => İstanbul
[ses_id] => 6451
[summary] => MC : Kızlar da fazla övdüler beni: neden kimseye bakmaz? Sinemaya gider mi? Niyeti ciddi mi? diye sorup öğrenmişler yenge hanımdan. Ben de o kadar seviyorum ki sevdiğim insanı, onunla konuşmak, derdine acısına üzüntüsüne ortak olmak paylaşmak, onunla her şeyimi ortak paylaşmak, üç yıl oldu, saçlarını okşamak, ona her şeyimi vermek, o kadar seviyorum ki, yardımcı olmak, doya doya sevmek okşamak, bir mutlu sakin bir güzel yuva kurmak, çocuğu olmak, baba olmak, kısa ona her şeyimi vererek daima her şeyimi ona adamak, ona bakan bütün gözler yalnız sadece ben olmak, el ele kol kola dolaşmak çocuklar gibi, işimiz bittikten sonra sinema tiyatro konser plaj seyahate gitmek, oynamak, eğlenmek, gezmek…
FG : Ben bu adama karşıyım.
Oğuz Atay’ın derinlikli ve eğlenceli (hem derinlikli hem eğlenceli nasıl oluyor anlamış değiliz) diliyle yazılan, farklı toplumsal sınıflardan gelen M.C ve F.G’nin aynı çıkmazlarda dolaşan öyküsü (‘çıkmazlarda dolaşan’ deyimi size de biraz ağdalı gelmiyor mu) “Ne Evet Ne Hayır” tiyatro sahnesinde seyirciyle buluşuyor.(başka nerede seyirciyle buluşacaktı ki, statta mı)
[img_url] => https://tiyatrolar.com.tr/files/activity/n/ne-evet-ne-hayir/image/ne-evet-ne-hayir-250x359.jpg
[cat_id] => 2
[tg_name] => Haha Tiyatro
[theater_group_ids] => 848
)
[1] => Array
(
[id] => 6711
[name] => Sanki Hiç Unutmayacakmış Gibi
[slug] => sanki-hic-unutmayacakmis-gibi
[session_date] => 2021-09-23 21:00:00
[special_visibility] => 0
[start_date] => 2021-08-08
[donation_status] => 0
[s_text] =>
[free] =>
[sale_url] =>
[we_session] => 1
[layout_system] => 0
[amount] => Array
(
[0] => Array
(
[amount] => 50
[amount2] => 0
[category_group] => 1
[free] => 199
)
)
[amount2] => 0
[amount3] => 0
[amount_title] =>
[amount2_title] =>
[amount3_title] =>
[cancel_status] => 1
[sale_status] => 1
[sale_status_ex] => 0
[seats_status] => 0
[session_close_date] => 2021-09-23 20:00:00
[campaing] =>
[ses_list_desc] =>
[loc_name] => Selamiçeşme Özgürlük Parkı Tepe Sahne
[city_name] => İstanbul
[ses_id] => 6415
[summary] => ’Ben bir şey yapmadım, yapamadım. Durdum. İçimdeki boşluk taştı, tutmadım, bıraktım taşsın. Bıraktım getsin gönlünün istediğince… Taştı, taştı, taştı… Yer sarsıldı. Duydum. Duydu herkes. Bütün köy nasıl küçüldüyse öyle bi anda büyüdü. Her şey büyüdü. Bi sen böyle kaldın. Birlikte, avcumuzda tuttuk seni. İkimiz öyle baktık sana. Sanki az evvel hiçbir şey olmamış gibi. Sanki bi masalın içindeymişik gibi. Bir var, bir yokmuşuk gibi…’’
Adına Nihan demişler ama kimse kim olduğunu bilmiyor. Sarıkız’ın yanağına bıraktığı doğum izi yüzünden köyde kimse çevirip de yüzün bakmıyor. Tek dostu Keçi. Keçi’yle bir dağlara gidiyor Nihan, ağaçlara, zeytinlere bakıyor. Taşını oralara sürüyor. Sonra bir bakıyor ki karşısında daha önce böylesini görmediği bir yabancı… Zerda. Zerda’nın köye gelişiyle taşlar tek tek yuvarlanmaya başlıyor. Nihan’ın çocukluğundan beri içinde büyüyüp duran taş da dahil.
[img_url] => https://tiyatrolar.com.tr/files/activity/s/sanki-hic-unutmayacakmis-gibi/image/sanki-hic-unutmayacakmis-gibi-250x359.jpg
[cat_id] => 2
[tg_name] => Kadıköy Emek Tiyatrosu
[theater_group_ids] => 219
)
[2] => Array
(
[id] => 6390
[name] => Sir Yes Sir
[slug] => sir-yes-sir
[session_date] => 2021-09-24 20:30:00
[special_visibility] => 0
[start_date] => 2020-01-18
[donation_status] => 0
[s_text] =>
[free] =>
[sale_url] =>
[we_session] => 1
[layout_system] => 2
[amount] => Array
(
[0] => Array
(
[amount] => 90
[amount2] => 70
[category_group] => 1
[free] => 28
)
)
[amount2] => 0
[amount3] =>
[amount_title] =>
[amount2_title] =>
[amount3_title] =>
[cancel_status] => 0
[sale_status] => 1
[sale_status_ex] => 0
[seats_status] => 0
[session_close_date] => 2021-09-24 19:30:00
[campaing] =>
[ses_list_desc] =>
[loc_name] => Kadıköy Emek Tiyatrosu
[city_name] => İstanbul
[ses_id] => 6443
[summary] => 1939 yılında Dalton Trumbo tarafından yazılan “Johnny Got His Gun” isimli romandan “Sir Yes Sir” ismiyle uyarlanmıştır.
Katıldığı savaşta kollarını, bacaklarını ve yüzünü kaybeden genç bir adamdır Joe Bonham. Hareket edemez, konuşamaz, göremez ve duyamaz. Tek sağlam yeri beynidir. Yatırıldığı hastane odasında bu genç adamın anılarına, düşüncelerine ve rüyalarına tanıklık ederiz.
[img_url] => https://tiyatrolar.com.tr/files/activity/s/sir-yes-sir/image/sir-yes-sir-250x359.jpg
[cat_id] => 2
[tg_name] => Proje Eksi Bir
[theater_group_ids] => 953
)
)
BİZDEN HABERDAR OLUN
ADRES
Uzunçayır Caddesi Doğançay İş Hanı No:29/1 Hasanpaşa Kadıköy / İstanbul